Huzur'a Açılan Pencere
Buz dağının bir görünen kısmı vardır bir de görünmeyeni ... -ki asıl yürek sızlatan , hayrete düşüren o kısımdır- Hani öyle bir an vardır ki; ağlamamak için kendimizi zor tutarız , dudaklarımızı parçalarcasına ısırırız işte bugün tam da o anı yaşadım. Gözlerim doldu , boğazım düğümlendi ...
Şu an bilgisayar ekranına yarı ağlamaklı yarı isyan dolu gözlerle bakıyorum ve bu satırları yazıyorum. Ben susuyorum gözlerim konuşuyor hüznüm kendimi ele veriyor, yazarak anlatabilirim ve ağlayabilirim...
Bir buz dağımız var o kadar da güzel görünüyor ki ...
Burası bir kütüphanenin sahip olduğu manzara, evet evet yanlış okumadınız manzara tam de böyle. İsmi, Halil Nihad Boztepe Araştırma Kütüphanesi. Düşünsenize bu manzaraya karşı kitap okuduğunuzu, önce hafiften bir rüzgar esiyor sonra kitabınızın sayfaları birer birer çevriliyor. Huzur bazılarımıza göre bence tam da bu.
Türkiye'de bu manzaraya sahip kaç tane kütüphane vardır? Biraz düşündüm de kanımca iki elin parmaklarını geçmez sayısı.
Peki ya Trabzon'da?
Tabi ki başka yok ! Çünkü başka Boztepe yok.
Kültür ve sanat şehrinde yaşadığımız ve böyle bir kütüphaneye sahip olduğumuz için biz Trabzonlular ne kadar da şanslıyız :)
Şükürler olsun...

Gelgelelim buzdağının görünmeyen kısmına ;
Şimdi, az önce okuduklarınızın hepsini unutun. Sosyal medyada oldukça sık kullanılan bir kalıp var ya hani -Hayal ettiğim & Aslında olan- bu kütüphanede , tam da bu kalıba uygun bir durum söz konusu.
Adeta kaderine derk edilmiş bir kütüphane !
Su çektiği için boyası ve sıvası dökülen haliyle çürümeye yüz tutmuş duvarlar, olmayan çatısı yüzünden su çeken ve çöken tavanlar , sayıları üç olan çalışma masaları , Kitap sayısının azlığının paralellik gösterdiği raflar , alelade bir şekilde raflara yerleştirilen ya da masaların üzerinde yerleştirilmeyi bekleyen kitaplar ...
Kütüphane iki kattan ibaret. Giriş katında: üç adet çalışma masası , bir adet rafa yerleştirilmeyi bekleyen kitapların olduğu masa, bir adet Trabzon kitaplarının sergilendiği masa , bir adet de görevli masası mevcut. Bina alttan ısıtmalı ancak ısıtma sistemi çalışmıyor bu nedenle kış aylarında kütüphane de vakit geçirmek bir hayalden öteye geçemez.
Giriş kapısının hemen sağındaki merdivenler kullanılarak üst kata çıkılıyor. Yukarıdaki salon oldukça ferah ve salonda iki adet siyah deri koltuk, iki adet tuvalet , bir adet de arşiv olarak kullanılan küçük bölüm mevcut.

Salonun sonuna kadar yürüyüp kafanızı kaldırdığınızda karşılaştığınız manzara canınızı sıkabilir ; çökmüş bir tavan !
Oldukça büyük olan camlara doğru ilerleyince görülen eşsiz manzara ' Aman Allah'ım Cennet'e mi düştüm? ' sorusunu sordurtur insana.
O eşşiz güzellikten kendinizi çekip alıp sol tarafa yürüyünce karşınızda çıkan camın altındaki duvar ise 'Duvarı nem İnsanı gam yıkar.' atasözünü doğrularcasına kaderine mahkum bir şekilde yıkılacağı günü bekliyor.
Kütüphane görevlisiyle biraz sohbet etme fırsatım oldu. Oldukça cana yakın bir insan ve insanların buraya gelip ders çalışmasını, kitap okumasını çok istiyor. (kütüphaneye ilk girdiğimde orada insan görmüş olmanın verdiği mutluluk yüzüne yansıdı) Kütüphane; hafta içi: 08.00 - 17.00 cumartesi günü ise 10.00 - 15.00 saatleri arasında açık. Dışarıya kitap veremiyorlar -ki zaten sayıları çok az- .
Kütüphanenin nasıl bu hale geldiğini sorduğumda binanın arka tarafının büyük bir kayalığa yaslı olduğu ve tavanı olmadığı için suyu fazlasıyla çektiği cevabını aldım. Belediye'nin her yere bütçe ayırıp burayı bu halde bırakmasına hayıflandım ve kızgınlığımı dile getirdim . Görevli ; belediyenin tadilat çalışması başlatacağını ancak uzun vadede gerçekleşeceğini söyledi.
Uzun vade kısmına takılmadım değil bu yüzen durumu Bimer'e yazdım ve fotoğrafları da ekledim . Bakalım bu binanın gerçek bir kütüphane olabilmesi için gerçekten bir çalışmaları mevcut mu ?
Kültür sanat şehriyiz! diye naraların atıldığı Trabzon'a bu kütüphane hiç yakışmıyor. Tez zamanda binanın tadilata alınmasını ve gerekli tanıtım çalışmalarının yapılıp tüm Trabzon halkının Kütüphanenin varlığından haberdar olmasını umuyorum.
Sevgiler ...
Kitaplara eyle nazar
Cahil mezarını kazar
Her satırda sevgi yazar
Kütüphane aynam benim
Cahil mezarını kazar
Her satırda sevgi yazar
Kütüphane aynam benim
M. Nihat MALKOÇ